Genellikle ameliyat sonrası ilk gün su, tanesiz meyve suyu yine tanesiz çorba şeklinde bir diyet başlanır. Bu yaklaşık yedi gün kadar sürecektir. Yine diyet bir miktar açılmakla beraber bir ay kadar sulu ve püre kıvamında gıdalar tüketilir. Daha sonra normale yakın bir beslenmeye geçilir. Aşırı miktarda gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır. Tüm bu süreçler diyetisyen kontrolünde yapılacaktır.

Genellikle hastalar 2-3. Günde taburcu edilir. Hastalar taburcu edildiklerinde rahatlıkla kendi öz bakımlarını sürdürecek düzeyde olur. Kişiden kişiye değişmekle beraber yaklaşık 7-10 günde normal iş-yaşamlarına dönebilirler.

Evet. Bu destek sadece cerrahi uygulandığı için olmayacaktır. Diyet uygulayarak bile zayıflayan kişilerde de vitamin-mineral desteği gerekir. Bu destek uygulanan yönteme göre değişkenlik gösterir. Genellikle B12 ve multivitamin – mineral içeren preparatler verilecektir. Rutin takiplerde eksiği görülen vitaminler ilave olarak verilir.

Cerrahi sonrası 7.günde kişi kapasitesine bağlı olarak hafta üç gün günlük 30 dk yürüyüş ile başlanır. Zamanla arttırılarak günlük haftada 5 güne çıkılır. En çok tavsiye edilen spor tempolu yürüyüş ve imkan varsa yüzmedir. Sporun temposu kişi kapasitesine göre ayarlanır. Ancak ilk başlarda nabız hızını maksimum 140/dk olacak şekilde olmalıdır. Yine kas güçlendirici egzersizlere 1.ayda başlanır. Bu süreçte deneyimli fizyoterapistlerden destek alınması önemlidir.

Belirgin kilo kaybı durumlarında kişiden kişiye değişmekle beraber ciltte sarkmalar olabilmektedir. Sarkma miktarı yaşa yapılan egzersiz miktarına bağlı olarak değişir. Bu sarkmalar nedeniyle plastik cerrahi girişimler 2. Yıl gibi önerilir.

Evet. Bu ameliyatlar sonrası hamilelik mümkündür. Hatta hamile kalma olasılığı artmaktadır. Bu durumda düzenli beslenme desteği ve takibi gerekir. Ancak bir önlem olarak kilo sabitleninceye kadar hamilelik için beklenilmesi tavsiye edilir.

Evet. Mide üzerinde yan etkisi olan aspirin, antiinflamatuarlar, kortizon gibi ilaçlardan kaçınılmalıdır.

Cerrahi sonrası erken dönemde tavsiye edilmez. Unutmayın alkol sıvıdır ve bazıları yüksek kalori içeren gıdalardır. Bu tür cerrahiler sonrası alkolün hızlı emilimi nedeniyle çok çabuk sarhoşluk gelişebilir. Alkol tüketiminde maksimum günde bir bardak az alkollü içecekler (şarap gibi) ve haftada 2 – 3 gün 1 kadeh sert alkollü (viski-rakı gibi) içeceklerden fazlası tavsiye edilmez. Yine bira gibi gaz üreten ve sıvı miktarı fazla içecekler özellikle erken dönemde tavsiye edilmemektedir.

Evet. Obezite cerrahisi yaş sınırı 65 yaş olmakla beraber daha ileri yaşlarda da bu tür cerrahiler uygulanabilir. Bu uygulamalarda kronolojik yaşından çok fizyolojik yaşı önemlidir. Yine özellikle eklem problemleri olan, kardiyak cerrahiye gidecek hastalara bu tür cerrahiler yapılabilmektedir. Yöntemin seçimine hastanın klinik durumuna göre karar verilir.

Maalesef hayır. Tip 1 diyabet hastalarında pancreas insulin rezervi yoktur. Bu nedenle bu tür cerrahilerin yararı olmayacaktır. Bazı obez tip 1 diyabetli hastalarda iyi bir inceleme sonrası obezite cerrahisi uygulanır.

Tip 2 diyabet kronik bir hastalıktır ve çoğu kez obezite ile birliktedir. Karar vermeden önce hasta iyi incelenmeli ve pankreas rezervi araştırılmalıdır. Diyabet süresi uzadıkça ve ileri yaşlarda başarı oranı azalabilir. Unutulmaması gereken nokta insulin kullanan diyabetli bir hastanın sadece ilaç kullanmaya geçmesi bile önemli bir başarıdır. Uygun seçilmiş hastalarda başarı oranı %80’lere kadar çıkmaktadır.

Diyetisyen, psikolog, fiziksel kontrol ve bazen de ikincil cerrahiler gerekebilir.